UYDURMA
HADİSLER
351. HADİS:
"Kardeşine Allah'ın Kitabı'ndan bir âyet öğreten kimse onun efendisi
olur."
DEĞERLENDİRME:
ibn Teymiyye: Uydurmadır,
demiştir. Zeyl'de ise, Hüküm aynen onun dediği gibidir, denilmiştir.
352. HADİS:
"Dinimiz hakkında (Kur'ân ve Sünnete aykırı) kendi (şahsî) görüşünü
söyleyen kimseyi öldürün."
DEĞERLENDİRME:
Veciz' de; Bunu İsnat
el-Malatî uydurdu, denilmiştir.
353. HADİS:
"Kardeşine abdest alması için bir ibrik sunan kimse sanki cihad için bir
at vermiş gibi olur."
DEĞERLENDİRME:
ibn Teymiyye:
Uydurmadır, demiştir. Zeyl'de ise; Hüküm onun dediği gibidir, denilmiştir.
354. HADİS: "Bakara
ve Âl-i Imran Sûrelerini okuyan kimse "Şeyh/Üstad" diye çağırılmazsa,
o kimseye haksızlık yapılmış olur."
DEĞERLENDİRME:
Sehavî: Bunun aslı
yoktur, demiştir.
355. HADİS: "Sabah
Namazında "Elem neşrah" ve "Elem tera keyfe" sûrelerini
okuyan kimse göz ağrısı çekmez."
DEĞERLENDİRME:
Sehavî: Bunun aslı yoktur,
demiştir.
356. HADİS:
"Ziyaret etme maksadıyla bize gelen kimsenin (misafirlik) hakkı üzerimize
vâcib olur."
DEĞERLENDİRME:
Sehavî: Bunu hadis
olarak bilmiyorum, demiştir.
357. HADİS:
"Tırnaklarını (sırasıyla değil de) bir parmak atlayarak kesen kimse,
gözlerinde ağrı görmez."
DEĞERLENDİRME:
Sehavî: Bunu bulamadım,
demiştir.
358. HADİS:
"Ramazan ayının son Cuma günü farz namazlardan birini kılan kimseye bu
namazı, yetmiş yıla kadar ömründe geçirdiği her namaz için keffaret olur."
DEĞERLENDİRME:
Kesinlikle bâtıldır. Zira
bu söz, "ibadetlerden her hangi birinin, yıllarca ihmal edilen bir namaz
yerine geçmesi mümkün değildir", şeklindeki icma'a aykırıdır. Ayrıca
Nihaydyi ve Hidayeti şerh eden diğer alimlerin —hadis— nakline itibar edilemez.
Çünkü bunlar muhaddis değildirler. Hadisi, hadisleri senedle-riyle tahric eden
imamlardan birine isnad etmiş de değildirler.
359. HADİS:
"Sırrını gizleyen kimse işine sahip olur."
DEĞERLENDİRME:
Sehavî: Merfû hadisler
arasında yer almamaktadır, demiştir.
360. HADİS:
"Geceleyin namazı çok olanın, gündüz yüzü güzel olur."
DEĞERLENDİRME:
Bunun aslı yoktur. Bu,
kasıt olmaksızın uydurulan hadislerden biridir. Bu sözün, Hocasının huzuruna
giren Sabit'e onu takdir için hocası Şerik'in söylediği bir söz olduğu
hususunda hadis hafızları ittifak etmişlerdir.
Bu olay idrac'a
örnektir. Şeyh hadis yazdırırken içeri bir talebe girer, Şeyh onun güzel yüzünü
görünce yakarıdaki sözü söyler. İmlada bulunanlar da bunu hadis sanıp yazar.